Donald Trump’ın ABD Başkanı olarak yeniden seçilmesinin ardından küresel akademik topluluk, uluslararası yüksek öğrenimin dinamiklerini önemli ölçüde değiştirebilecek potansiyel etkilere hazırlanıyor. Trump’ın ilk dönemine dünya sahnesinde önemli etkileri olan bir dizi politika damgasını vurdu. İkinci döneminde de bu eğilimin devam etmesi bekleniyor.
Küresel İşbirliği ve Araştırma Finansmanı
Trump’ın başkanlığı, özellikle hassas teknolojiler veya veriler söz konusu olduğunda, uluslararası araştırma işbirliklerinde daha sıkı kontrollere yol açabilir. Yönetiminin “Önce Amerika”ya odaklanması daha önce genişletilebilecek ve uluslararası ortaklıklara ve alışverişlere zarar verebilecek kısıtlamalara yol açmıştı. Uluslararası araştırma ve işbirliği, bilimsel ilerlemenin temel taşı olduğundan, bu durum Amerika Birleşik Devletleri ile diğer ülkeler arasındaki bilgi ve yenilik akışını sınırlayabilir.
Uluslararası Öğrenciler Üzerindeki Etkisi
Trump’ın ilk döneminde, öğrenciler ve akademisyenler için vize kısıtlamalarını sıkılaştıran politikalar uygulamaya konuldu ve bunun sonucunda Amerika Birleşik Devletleri’nde öğrenim gören uluslararası öğrenci sayısında gözle görülür bir düşüş yaşandı. Bu tür önlemlerin devam etmesi veya yoğunlaştırılması, öğrencilerin Amerika Birleşik Devletleri’ni eğitim hedefi olarak seçmelerini engelleyebilir ve potansiyel olarak onları Kanada, Avustralya ve Almanya gibi daha misafirperver ülkelere yönlendirebilir. Bu değişimin, gelirleri ve kültürel çeşitlilikleri açısından ağırlıklı olarak uluslararası öğrencilere bağımlı olan ABD kurumlarının çeşitliliği ve mali sağlığı üzerinde uzun vadeli etkileri olabilir.
Akademik Özgürlük ve Kampüs Kültürü Üzerindeki Etki
Trump’ın Amerikan üniversitelerinde ideolojik önyargı olarak algıladığı şeye yönelik açık sözlü eleştirisi, dünya çapında benzer tutumları güçlendirebilir. Yönetiminin eylemleri ve söylemleri, diğer ülkelerin yüksek öğrenim politikalarını etkileyebilir ve potansiyel olarak akademik içerik üzerinde hükümet gözetimi ve kontrolünün artırılmasına yönelik küresel bir eğilimi teşvik edebilir. Diğer ülkeler eğitim kurumlarını kontrol etme konusunda daha agresif yaklaşımlar benimseyebileceğinden, bu durum akademik özgürlüğü uluslararası düzeyde tehdit edebilir.
Düzenleyici Değişiklikler ve Akreditasyon
Trump, ABD üniversite akreditasyon sisteminin kendi eğitim ve ideolojik duruşuyla uyumlu olacak şekilde elden geçirilmesini istiyor. Bu tür değişiklikler ABD üniversitelerinin küresel itibarını ve ABD derecelerinin yurt dışında geçerliliğini etkileyebilir. Uluslararası kuruluşlar ABD derecelerinin daha az talepkar olduğunu düşünürse veya akreditasyon süreçlerindeki değişiklikler nedeniyle uluslararası standartları karşılamazlarsa, bu durum ABD mezunlarının küresel hareketliliğini azaltabilir.
Ekonomik Etki ve Finansman
Trump’ın liderliğindeki ekonomi politikaları, özellikle iklim değişikliği, halk sağlığı ve insan hakları gibi, yani Trump yönetiminin tarihsel olarak daha izolasyoncu veya şüpheci bir duruş sergilediği alanlar olmak üzere, uluslararası araştırma girişimleri için mevcut fonları yeniden yönlendirebilir veya azaltabilir. ABD’nin küresel bilimsel çabalara katılımının veya finansmanının azalması, büyük ölçüde uluslararası işbirliğine ve ABD liderliğine bağlı olan kritik küresel konulardaki ilerlemeyi yavaşlatabilir.
Trump’ın yönetimi altında, dünya çapındaki üniversiteler muhtemelen uluslararası öğrenci akışlarında, işbirlikçi araştırma fırsatlarında ve Amerikan yüksek öğreniminin küresel algısında önemli değişiklikler getirecek potansiyel olarak zorlu bir ortamda gezinmek zorunda kalacaklar. Bu etkilerin boyutu büyük ölçüde görev süresi boyunca benimsenen spesifik politikalara ve küresel toplumun bu değişikliklere nasıl tepki vereceğine bağlı olacaktır. Dünyanın dört bir yanındaki kurumlar ve eğitimciler, akademik özgürlük ve uluslararası işbirliği değerlerini korumak için uyum sağlamalı ve uyanık kalmalıdır.